Ficool

Chapter 2 - ORMANDA KARŞILAŞMA

Ay ışığı yüzünü aydınlatıyordu. Solgun teni, sanki ışığı emiyor gibiydi. Onun gözlerine bakmak istedim ama aynı anda korkudan kaçmak da… Çelişki içimde kavga ediyordu.

— Sen… kimsin? —dedim titreyerek.

Arda gözlerimi bırakmadı. Dudaklarının kenarında hafif bir gülümseme belirdi.

— Adım Arda. Bu kasabaya yeni geldiğimi sanıyorlar. Oysa ben buradaydım… hep buradaydım.

Boğazım kurudu.

— Hep buradaydın mı? Ama seni daha önce hiç görmedim.

O an bana doğru bir adım attı. Çok yakındı. Gözlerindeki kırmızı parıltı kalbimi delip geçiyordu.

— Çünkü senin bakmanı bekliyordum.

Bir adım geri çekildim. Ayaklarım kuru yaprakların üzerinde çıtırdadı.

— Benim senden korkmam gerekiyor, değil mi?

Arda başını yana eğdi.

— Korku… doğru his. Ama yanlış değil. Çünkü aynı anda başka bir şey daha hissediyorsun.

Yutkundum. Dudaklarım titredi.

— Ne demek istiyorsun?

— Çekim… —dedi fısıldar gibi. — Kalbinin atışını duyuyorum, Elif.

Donup kaldım. Adımı nasıl biliyordu?

— Adımı… nereden biliyorsun?

Arda gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı.

— Senin anneni tanıyordum.

Kalbim duracak sandım.

— Annemi mi?.. O… o yıllar önce öldü.

— Hayır, Elif. —Gözlerini açtı, bana baktı. — O ölmedi. O seçildi.

— Ne?.. —Sesim çatladı. — Bu ne saçmalık?

Arda sessizce yanıma yaklaştı. Neredeyse nefesini hissedebiliyordum.

— Annene dair her şey sana yalan söylendi. Onun günlüğü… işte gerçeklerin başlangıcı.

Titreyen ellerimle günlüğü çıkardım.

— Bunu mu diyorsun?

Arda günlüğe baktı. Gözlerinde hem öfke hem de özlem vardı.

— Evet. Bu… bir anahtar. Ama senin için çok tehlikeli bir anahtar.

— Bana açıkça söyle, Arda. Sen nesin? —dedim kararlı bir sesle.

Bir an sessizlik oldu. Sonra gözlerindeki kırmızı ışık daha da güçlendi. Dudaklarını araladı, parlayan sivri dişlerini gördüm.

— Ben… vampirim.

Dizlerim boşaldı. Geri çekildim.

— Hayır… hayır bu olamaz!

Arda ellerini kaldırdı, yaklaşmadı.

— Korkma. Sana zarar vermek istemiyorum.

— İstemiyorsun ama yapacaksın! Siz kan içersiniz, insanları öldürürsünüz!

Yüzünde acı bir gölge belirdi.

— Ben… başka vampirler gibi değilim. Ama bu seni koruyabileceğim anlamına da gelmiyor.

Gözlerim doldu.

— O halde neden beni çağırdın buraya?

— Çünkü… —dedi fısıltıyla, gözlerini yere indirerek. — Çünkü seni gördüğüm andan beri içimde susturamadığım bir şey var.

— Ne?

Arda başını kaldırdı, gözlerimin içine baktı.

— Sana çekiliyorum, Elif. Ama aynı zamanda… seni yok etmek istiyorum.

Kalbim çığlık atıyordu. Onunla aramdaki mesafeyi korumaya çalışsam da, içimde başka bir ses daha yükseliyordu. Merak, korku, öfke ve… tarifsiz bir yakınlık.

— Bu… delilik. —dedim. — Seninle görüşmemem gerekiyor.

Arda gülümsedi. Ama bu kez gülümsemesinde hüzün vardı.

— Görüşmeyeceksin. Ama ben seni yine bulacağım. Çünkü sen… artık benim kaderimsin.

Ay ışığı titredi, rüzgâr hışırdadı. Gözlerimi kapatıp açtığımda Arda yok olmuştu.

Sadece kalbimin sesi vardı: "Onu bir daha görmeyeceksin… ama istiyorsun."

Önceki zaman

Anne'nin Vampir Oluşu

Annesi (Leyla): Elif'in doğduğunda çok genç olan annesi, kasabadaki kaybolma olaylarının ilk tanıklarından biriymiş. Bir gece ormanda kaybolmuş, günlerce dönmemiş. Geri geldiğinde çok zayıf, solgun ve sessizmiş. Herkes "travma yaşadı" diye düşünmüş ama aslında o gece Lucian tarafından "dönüştürülmüş".

Lucian, kasabada yüzyıllardır yaşayan kadim vampir lordu. Leyla'ya "hizmet etmek" için onu vampir yapmak istemiş. Ama Leyla, dönüşümü tam olarak kabul etmemiş. İçinde hem insanlığı hem de vampirliği taşımış.

Bu yüzden Leyla, hem sıradan insanlar arasında yaşamış hem de geceleri kaybolmuş. Elif küçükken annesini bazen ay ışığında odasında ağlarken görmüş ama nedenini hiç anlayamamış.

Leyla, kızını korumak için kendi sırrını saklamış, günlüğüne şifreli notlar bırakmış.

Elif, annesinin öldüğünü sanıyor çünkü bir gün ansızın kaybolmuş. Aslında Leyla tamamen vampirleşmiş ve kendi kızını göremeyecek kadar tehlikeli hale geldiğini anlamış.

---

📖 Elif'in Bilmeyişi

Kasabadaki herkes Leyla'nın "hastalıktan" öldüğünü söylemiş. Mezarına boş bir tabut koymuşlar.

Elif küçük olduğu için gerçeği anlayamamış. Günlük de aslında "Leyla'nın vampirleşme sürecini ve Lucian'la yaptığı kan anlaşmasını" içeriyor. Ama yazılar şifreli ve yarım.

Elif, annesinin vampir olduğunu yıllar sonra Arda'dan öğrenecek. Ama Lucian gerçeği daha korkunç bir şekilde yüzüne vuracak:

👉 "Senin annen bizim kanımızı taşıyor, Elif. Sen onun mirasısın."

---

More Chapters