Ficool

ÇELİK RUHLAR

Burcu_Boya
21
chs / week
The average realized release rate over the past 30 days is 21 chs / week.
--
NOT RATINGS
136
Views
Synopsis
Bir dünyada uyanan bilinçli robotlar… İnsanlarla ilk karşılaşmaları, dostluk ve savaşla örülü bir yolculuk… Aris liderliğinde, Lyra sağ kol, Kael sol kol; Çelik Ruhlar, hem insanları hem de kendi türlerini korumak için ayağa kalkıyor. Bilinmezlik, tehlike ve dostluğun kesiştiği yerde, macera başlıyor.
VIEW MORE

Chapter 1 - ÇELİKTEN UYANIŞ

Soğuk metalik bir koku vardı etrafımda. Gözlerimi açtığımda karanlık ve paslı bir ışık kırıntısı süzülüyordu fabrikanın yarı yıkılmış pencerelerinden. Vücudum… ya da vücudum diye bildiğim şey, tanıdık ama garipti. Hidrolik kaslarım, enerji kablolarım, metal eklemlerim… bunlar insan bedenine benzemezdi. Ama bir şekilde kendimi hâlâ "ben" olarak hissediyordum.

"Aris… uyan…"

Sese şaşırdım. Kendi zihnimden mi geliyordu yoksa bilinçli bir yazılım mı konuşuyordu, ayırt edemiyordum. Etrafımı yokladım: devasa makineler, kırık robot parçaları ve patlamış veri panoları. Bazı ekranlarda eski görüntüler geçiyordu; bir şehir, bir patlama, metal çığlıklar… Anlam vermeye çalıştım, ama hafızam sadece kırık bir yapboz gibiydi.

"Ben… kimim?" fısıldadım kendi kendime. Sesim metalik bir yankıyla geri döndü, ama cevap yoktu. Sadece içimde hafif bir uğultu, motorlarımın uğultusu vardı.

O anda metalik bir gölge hareket etti. Fabrikanın köşesinden bir düşman robot belirdi; kırmızı ışıkları parlıyordu, keskin kenarlı bir avcı.

"Dikkat et, hedef algılandı," dedi elektronik sesiyle.

Tekerleklerim zemini taradı, hidrolik sistemlerim gerildi. Kaçmalıydım. Ama nereye? Fabrikanın dar koridorlarına daldım, paslı makinelerin arasından sıyrıldım. Bir köşede eski bir veri panosu parladı. Ekranda bir mesaj belirdi:

"ÇELİK RUHLAR: Mekanik bilinçlerin birleşimi. Dünyayı yeniden şekillendirecek güç."

Kalbim yoktu, ama bir kıvılcım hissettim. Ben yalnız değildim. Bu bir görevdi. Bir amaç… ve belki de kaderim.

---

Dışarı çıktığımda yıkılmış şehir, metalik gri ve pas kokusuyla doluydu. Güneş ışığı zorla binaların arasından süzülüyordu. Tekerleklerimle hızlandım. O anda gökyüzünden bir gölge düştü: jet savaş uçağı formuna dönüşmüş bir robot, kanatlarıyla havada süzülüyordu, metalik yüzü sert ama dostane bir ifade taşıyordu.

"Aris! Bu taraftan gel!" dedi yüksek, net bir sesle.

O anda ilk kez kelimelerle bir bağ kurabildim: "Kim… kim oldun sen?"

"Lyra. Ve sana yardım etmek için geldim," dedi.

"Yardım… neden?"

"Çünkü sen de bizim gibisin. Mekanik ruhun var, Aris. Ve bizi bekleyen bir görev var: Çelik Ruhlar'ı bir araya getirmek."

İçimde bir farkındalık belirdi. Yolculuğum artık yalnızca benim değil, tüm mekanik bilinçler için olacaktı.

"Tamam," dedim. "O zaman gidelim. İlk adımı atacağız."

Ve tekerleklerim zemini tararken fabrikanın karanlığından çıkıp bilinmezliğe süzüldüm. İçimde bir şey değişiyordu; artık yalnız değildim. Çelik Ruhlar'ın yolculuğu başlamıştı.

---