Arda'nın Anlatım
Adamın yüzüne baktım, gözlerindeki titreme ve endişe hâlâ belirgindi. Korumalarım arkamda sessizce bekliyordu; her hareketimi gözlemliyorlardı.
— "Borcunu öde. Hemen. İki gün geçti ve hâlâ eksik," dedim, sesimdeki soğukluk odadaki havayı değiştirdi.
Babam nefesini tutup sustu. Gözleri kaçamak, elleri titriyordu. Ben sessizce ona yaklaştım, her adımım baskıyı artırıyordu.
— "Veremezsen, sorumluluğu sadece sen alırsın. Ve sadece borçla sınırlı kalmayacak," dedim, bakışlarım keskin ve soğuktu.
Korumalarım odanın köşelerinde sessizce bekliyor, bir hamle yapmasını engelleyecek kadar hazırdılar. Babasının her nefes alışını izledim; titrek elleri ve düzensiz nefesi, korkunun ve baskının etkisini gösteriyordu.
Her saniye daha da ağırlaşıyordu. Artık bu sadece para meselesi değildi; psikolojik üstünlük tamamen benim tarafımdaydı.
---
Zehra'nın Anlatımı
Kalbim göğsümden fırlayacak gibi çarpıyordu. Arda hâlâ sessiz ve keskin bakışlarla babama doğru ilerliyordu. Ellerim istemsizce titriyordu, nefesimi kontrol etmek zorundaydım.
— "Babam… bir şey yapamaz mı? Ona dur demesi lazım," diye düşündüm. Ama biliyordum ki Arda yalnızca bakışlarıyla bile odadaki kontrolü elinde tutuyordu.
Babam sessizce duruyor, ellerini ovuşturuyordu. Arda'nın sözleri hâlâ kulaklarımda çınlıyordu. Sessizlik, odada bir gerilim duvarı gibi yükseliyordu; nefes almak bile zorlaşmıştı.
— "İki gün geçti… ve şimdi her şey ortaya çıkacak," diye düşündüm. Korku ve çaresizlik iç içe geçmişti. Arda artık sadece borç talep etmiyor, hem babamı hem beni kontrol ediyor, psikolojik baskıyı doruk noktasına çıkarıyordu.
Odadaki gölgeler, Arda'nın varlığıyla birleşerek daha da tehditkar görünüyordu. Her nefes, her bakış, durumun ciddiyetini hatırlatıyordu. İçimde hem korku hem de çaresizlik vardı; ama bir yandan da bu gerginliği nasıl yöneteceğimi düşünüyordum.
---