Ficool

Chapter 65 - İTİRAF

(Ateş ve Azra)

Ateş'in Anlatımı

Kaçmam gerekiyordu. Her zaman yaptığım gibi gölgelerin arasına çekilip kaybolmalıydım. Ama bu kez ayaklarım bana ihanet etti. Sanki zincirlenmişim gibi, Azra'nın bakışlarının önünde kıpırdayamıyordum.

O gözler… İçimde yıllardır gömdüğüm tüm acıları, tüm karanlığı bir anda gün yüzüne çıkarıyordu. Ne kadar saklasam da, ne kadar sessiz kalsam da kalbimin çığlığı duyuluyordu.

"Keşke beni tanımasaydın…" dedim fısıltıyla. Ama sesim bile titredi. Çünkü o söz aslında içimdeki itirafın gölgesiydi. "Keşke bana bakmasaydın, Azra… Keşke kalbimi böyle ele geçirmeseydin."

Ama baktı. Ve o an anladım: Kaçış bitti.

Azra'nın Anlatımı

Sözleri yaralayıcıydı belki, ama gözleri… Gözleri bambaşka şeyler söylüyordu. Onun kalbiyle konuşuyordum sanki. Ve ben artık korkmuyordum.

"Beni tanımasaydım… yine de hissederdim," dedim, sesimdeki titremeye rağmen cesaretle. "Sen susuyorsun ama kalbin bağırıyor. Ben onu duyuyorum. İçimde, ruhumda… seninle aynı ritimde çarpıyor."

Adımlarını geri atmadı bu defa. Kaçmadı. Sanki teslim olmuştu.

Elimi kaldırdım, tereddütle. Dokunmaya cesaretim yoktu belki ama, parmak uçlarım neredeyse onun yüzüne değdi. Nefesini hissettim. Bir anlığına gözlerini kapattı, sanki dokunuşum onu yakıyormuş gibi.

Sonra, hiç beklemediğim bir şey oldu. O… konuştu.

Ateş'in Anlatımı

"Beni bilseydin, beni istemezdin." Sesim buz gibiydi ama içim ateşten yanıyordu. "Benim karanlığım sana zarar verir, Azra. Benim hayatım… senin hayallerin gibi değil. Benim yolumda kan var, gölge var, tehlike var. Ben seni o dünyanın içine çekemem."

Ama gözlerime baktığında… kalbim tüm yalanlarımdan daha yüksek sesle konuşuyordu.

O ise hiç tereddüt etmedi.

"Beni korumak için susma," dedi. "Karanlığından korkmuyorum. Çünkü senin içinde ışık var. Ve o ışığı ben görüyorum."

O an… teslim oldum. Hayatımda ilk defa birine tüm duvarlarımı indirmek istedim.

Titreyen ellerim kendi iradem dışında hareket etti. Onun eline dokundum. İlk kez. Ve o dokunuşta kalbim bir daha asla geri dönmemek üzere teslim oldu.

Azra'nın Anlatımı

Onun elleri buz gibiydi, ama içimde öyle bir sıcaklık bıraktı ki… İşte o an anladım: Ne kadar inkâr etse de, o bana ait. Ve ben ona aitim.

"Artık saklanma, Ateş," dedim fısıldayarak. "Kalbini benden saklamaya çalışma. Çünkü ben zaten duyuyorum. Hep duydum."

Gözleri doldu mu, yoksa ben mi öyle gördüm bilmiyorum. Ama yüzüme ilk kez bu kadar yakınken, ilk kez böyle savunmasızken, kalbimin doğru bildiğine daha çok inandım.

Ve o, sessizliğin ardından bir itiraf bıraktı:

"Ben… seni çok uzun zamandır izliyorum, Azra. Kaç kere gitmeye çalıştım… ama kalbimden kopamadın. Seni istememem gerekirdi, ama… seni sevmekten vazgeçemedim."

Nefesim kesildi. Çünkü o an, benim hissettiğim her şeyin karşılığını duydum.

Ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.

More Chapters